beden dili ayak hareketleri resimli
Gelin günlük hayatta en sık kullanılan beden dili hareketlerini öğrenelim: Bacaklarınızı sallamak. Bacak sallamak, gergin olduğunuzu belli eder. Biriyle iş görüşmesindeyseniz ya da biriyle konuşurken sizin gergin olduğunuzu anlamasını istemiyorsanız bacaklarınızı sallamamaya dikkat edin. Dudağınızı ısırmak.
Bedendilini flört ederken kullanma yollarını. Aldatıldığınızı fark etmek için beden dilini nasıl okumanız gerektiğini. Hangi göz hareketleri, yüz ifadesi ve diğer jestlerin başkası hakkında ne söylediğini. Beden dili yoluyla iletişime geçmenin en iyi yollarını. Sessiz iletişiminizi geliştirmek için ipuçlarını
Her ne olursa olsun, beden dilimiz, kafanızdaki düşüncelerinizi bir şekilde ortaya koyacaktır. Ancak, bu dışa vurumun tercüme edilmesi gerekmektedir. Fakat beden dili tek başına gerçekleri anlatıcı kriter olarak da görülmemelidir. Beden dilinin olumlu ya da olumsuz olarak nitelenen bir sözlüğü olduğu bilinmektedir.
Yada sizi o gruba hükmettiğine inandırırken. Dik durmak, bir amacı varmışçasına yürümek, büyük el hareketleri yapmak bunlardan sadece bir kaçıdır. 15. Titreyen bir bacak titreyen bir ruhu temsil eder. Bacaklarınız vücudunuzun en büyük parçasıdır, eğer hareket ederlerse bunu gizlemeniz zor olur.
İletişimdebeden dili çeşitleri nelerdir? Mimik, jest, göz ve kaş hareketi, duruş pozisyonu, beden hareket biçimi, fiziksel mesafe, el, kol ve ayak hareketleri gibi unsurların oluşturduğu beden dili, okuyabilenler için çok şey ifade eder. İnsanlar, söyledikleri sözcükleri kontrol edebilirken beden hareketleri üzerinde tam
Créer Un Site Internet De Rencontre. gözlerinin içine uzun uzun bakmak, konuşurken dudaklara bakmak, beden dilinde ayakkabılara bakmak, bir erkek bir kadının dudaklarına bakıyorsa, tıbben kırmızı dudaklar, bir kadın bir erkeğe bakıyorsa, vücut dili dudaklara bakma, bir erkek dudaklarına bakıyorsa, bir erkek konuşurken dudaklarına bakıyorsa, bir erkek ellerine bakıyorsa, gözbebeklerine bakma egzersizi, erkeklerde konuşurken dilin dolanması, bakmak vücut dili erkek, vücut dilinde gözlerin içine bakmak, bir erkek gözlerinin içine bakıyorsa, düşünerek vücudu kontrol edebilmek, erkeğin kadının gözlerine bakması beden dili, erkekler çok bakıyorsa, beden dilinde dudaklarıyla oynamak, erkeğin kadının dudaklarına bakması, dudaga bakmak, erkeğin dudaklara bakması, bir erkeğin gözleri dolu dolu bakmak, bir bayan erkegin gözlerine bakıyosa, beden dili dudaklara bakma, Beden Dili Beden Dilleri El Hareketleri Mimikleri Bu konu geniş bir konu bence son zamanlarında popüler konularından biri.... Eğitimlerin çoğu bunun üzerine..... sosyal yaşantımızda iş yaşamımızda özel yaşamımızda işe yarayacak faydalı bilgiler var.... Bakışları Denetleme Birisine kitaplar, şemalar, grafikler vs. kullanarak görsel bir sunuş yapıyorsanız bakışlarını nasıl denetleyeceğiniz önemli olabilir. Araştırmalar beyne iletilen bilgilerin yüzde 87'sinin gözler, yüzde 9'unun kulaklar ve yüzde 4'ünün de diğer duyular aracılığıyla iletildiğini göstermiştir. Örneğin, siz konuşurken karşınızdaki görsel sunuşunuza bakıyorsa ve söylediklerinizi gördükleriyle doğrudan ilişkili değilse mesajınızın sadece yüzde 9'unu özümseyecektir. Mesajın görsel sunuşunuzla ilgili olması durumunda görsel sunuşa bakıyorsa söylediklerinizin sadece yüzde 25-30'u ona ulaşacaktır. Bakışlarım azami şekilde kontrol edebilmek için görsel sunuşu göstermek için bir kalem veya işaret çubuğu kullanın ve aynı zamanda gördüklerini sözlü olarak ifade edin . Ardından kalemi görsel sunuştan kaldırarak onun ve sizin gözlerinizin arasında tutun . Bu hareket mıknatıs varmışçasına başını yukarıya kaldırmasını sağlayacak ve böylece söylediklerinizi görecek ve duyacaktır. Konuşurken diğer elinizin avcunuzun görünür olduğundan emin olun. Kadınlar da erkekler gibi saça dokunma, giysileri düzeltine, bir veya iki ellerini birden kalçalarına koyma, ayak ve vücudun erkeğe çevrilmesi daha uzun mahrem bakışlar ve artan göz teması gibi aynı temel hazırlık hareketlerini kullanırlar. Ayrıca erkek saldırganlık hareketi olmasına rağmen bir dişi inceliğiyle kullanılan ve sadece tek başparmağın kemere sokulduğu veya bir çanta veya cepten dışarı çıktığı başparmaklar kemerde hareketini yaparlar. Heyecan dolu bir ilgi kadınlarda da gözbebeklerinin büyümesine ve yanakların kızarmasına yol açar. Bunun ardından diğer dişi flört sinyalleri gelir. Saç Atma Baş hafifçe savrularak saçlar omuzlardan geriye veya yüzden uzağa atılır. Kısa saçlı kadınların bile bu hareketi yaptıkları görülebilir. Bilek Gösterme İlgilenen bir dişi potansiyel erkek eşine bileklerinin iç tarafındaki düzgün yumuşak teni gösterecektir. Bilek bölgesi uzun zamandır vücudun en erotik yerlerinden biri olarak kabul edilmektedir. Konuşurken avuçlar da erkeğe gösterilir. Sigara içen kadınlar bu tahrik edici bilek / avuç göstermeyi sigara içerken çok kolay yaparlar. Bilek gösterme ve saç atma hareketleri dişi bir görünüme sahip olmak isteyen eşcinsel erkekler tarafından da taklit edilir. Bacak Açma Bacaklar erkek orada olmasaydı açılacaklarından daha fazla açılırlar. Bu hareket kadın oturur pozisyonda da olsa ayakta da olsa ve sürekli olarak bacaklarını çapraz ve bitişik tutan cinsel olarak savunmaya geçmiş kadınla tezat oluşturur. Kalça Yuvarlama Pelvik bölgeyi vurgulayacak şekilde yürürken kalçaların rolü önem kazanır. Aşağıda verilen daha rafine dişi flört hareketlerinden bazıları yüzyıllardır mal ve hizmetleri satmak için yapılan reklamlarda kullanılmaktadır. Yan Bakış Göz kapaklan kısmen düşük olarak kadın erkeğin bakışına erkek fark edene kadar karşılık verir ardından hemen bakışlarını kaçırır. Bu tahrik edici bir gözetlenme ve gözetleme hissi uyandırır ve çoğu normal erkeği ateşlendirmek için yeterlidir. Ağız Hafif Aralık, Islak Dudaklar Bu hareket dişi jenital bölgesini simgelemek amacını güttüğünden Dr. Desmond Morris bunu 'kendi kendini taklit' olarak tanımlar. Dudaklar yalanarak veya kozmetiklerle ıslak gösterilir. Her iki durumda da kadının cinsel bir davette bulunduğu izlenimini uyandırır. Ruj Bir kadın cinsel olarak uyarıldığında dudakları, memeleri ve cinsel organları kanla dolarak daha büyük ve daha kırmızı olurlar. Ruj da binlerce yıldır kullanılan ve cinsel olarak uyarılmış dişinin kızarmış cinsel organını taklit etmeyi amaçlayan bir tekniktir. Silindir Şeklinde Bir Nesnenin Ellenmesi Sigara, şarap kadehinin ayağı, parmak veya herhangi uzun ince bir nesnenin ellenmesi ne düşünüldüğünün bilinçaltı bir göstergesi olabilir. Kalkık Omuz Üzerinden Yana Bakma Bu da yuvarlanmış kadın göğüslerinin taklit edilmesidir. Şekil 119'da da büyümüş göz bebekleri, saç atma, bilek gösterme, yan bakış, isleyerek uzun uzun bakma, ıslak dudaklar, yukarıda tutulan baş ve silindir şeklinde bir nesneyi elleme gibi hareketleri kullanarak belli bir sigara markası için arzu uyandırmaya çalışmaktadır. Kadınlarda Bacak Atma Hareketleri Erkekler genellikle bacakları açık ve saldırgan bir şekilde apış aralarını sergileyerek otururlarken kadınlar bacak bacak üstüne atmayı hassas jenital bölgeleri için bir koruma olarak kullanırlar. Kadınlar flört ettiklerini göstermek için üç temel pozisyonu kullanırlar. Dizle göstermede bir bacak öbürünün altına toplanırken ilginç bulduğu kişiyi gösterir. Bu çok rahat bir pozisyon olup konuşmanın resmiyetini ortadan kaldırır ve uylukları sergiler. Ayakkabıyla oynama da rahat bir tavrı gösterir ve bazı erkekleri çıldırtabilen bir şekilde ayağın ayakkabıya sokup çıkarılması gibi baştan çıkartıcı bir etkiye sahiptir. Çoğu erkek bacak dolamanın bir kadının yapabileceği en çekici oturuş pozisyonu olduğunu düşünür. Bu. kadınların dikkat çekmek için bilinçli olarak kullandıkları bir harekettir. Dr Sheflen bir bacağın diğerine daha önce de belirtildiği gibi kişi cinsel performansa hazır olduğunda vücutta görülen durumlardan biri olan yüksek kas tonu görünümü vermek üzere bastırılır. Kadınlar tarafından kullanılan diğer işaretler arasında bacakların erkeğin karşısında yavaşça kavuşturulup ayrılması ve dokunulma arzusunu gösterircesine eliyle uyluklarını hafifçe okşamak sayılabilir Genellikle buna alçak sesle konuşmak eşlik eder. Çoğu havyan türleri gibi insanların da erkeği dişi yaklaşırken hazırlık hareketleri yapar. Daha önce bahsedilen otomatik fizyolojik tepkilere ek olarak elini boğazına götürerek kravatını düzeltir. Kravatı yoksa yakasını düzeltir veya omuzlarından hayali tozları silkeler ve kol düğmelerini, gömleğini, ceketini ve diğer giysilerini düzeltir. Ayrıca saçını da düzeltebilir. Dişiye karşı yapabileceği en saldırgan cinsel gösteri jenital bölgeyi vurgulayan saldırgan başparmaklar kemerde hareketidir. Ayrıca vücudunu kadına çevirerek ayağını ona doğru uzatabilir. Mahrem bakışı kullanır ve bakışlarını normalden bir an daha uzun tutar. Gerçekten ilgileniyorsa gözbebekleri büyür. Genellikle boyutlarını vurgulamak ve dişiyle ilişkiye geçmek konusundaki hazır olma durumunu göstermek için elleri kalçalarında olarak durur. Otururken veya bir duvara yaslanırken apış arasını göstermek üzere bacaklarını da açabilir. İş flört ayinlerine geldiğinde çoğu erkek nehir kenarında durup kafalarına büyük bir sopayla vurarak balık avlamaya çalışan biri kadar başarılıdır. Aşağıda göreceğimiz gibi kadınların balıklarını avlamak için hiçbir erkeğin hayal edemeyeceği kadar çok hileleri ve avcılık becerileri vardır. Tarih boyunca göz ve insan davranışı üzerindeki etkileriyle uğraştık durduk. Hepimiz 'Gözleriyle onu parçaladı', 'Kocaman bebek gözleri var', 'Gözlerini kaçırıp duruyor', 'Çok davetkâr gözleri var', 'Gözünde öyle bir pırıltı vardı' ya da 'Bana en kötü bakışıyla baktı' gibi ifadeler kullanmışızdır. Bu gibi ifadeleri kullandığımızda farkında olmadan kişinin gözbebeklerinin büyüklüğünden ve bakışla ilgili davranışlarından bahsederiz. The Tell-Tale Eye adlı kitabında Hess, vücudun odak noktası olduklarından ve gözbebekleri de bağımsız hareket ettiğinden gözlerin tüm insan iletişim işaretleri arasında en açıklayıcı ve doğru bilgileri verdiğini söylemiştir. Belli ışık durumlarında, kişinin ruh hali ve tavrı olumludan olumsuza veya olumsuzdan olumluya geçerken gözbebekleri küçülür veya büyür. Heyecanlanan birisinin gözbebekleri normal büyüklüklerinin dört katına çıkabilir. Tam tersine, kızgın, olumsuz bir ruh hali gözbebeklerinin 'minik boncuk gözler' ya da 'yılan gözleri' olarak bilinen şekilde küçülmesine yol açar. Flört sırasında gözler oldukça fazla kullanılır, kadınlar gözlerini vurgulamak için göz makyajı yaparlar. Bir kadın bir erkeği severse ona bakarken gözbebeklerini büyütecek ve erkek de farkında olmadan bu bilgiyi doğru yorumlayacaktır. Bu nedenle romantik buluşmalar gözbebeklerinin büyümesine neden olan loş yerlerde gerçekleşir. Birbirlerinin gözlerine bakan genç aşıklar farkında olmadan gözbebeklerinin büyüyüp büyümediğine bakmaktadırlar. Her biri diğerinin gözbebeklerinin büyümesinden heyecanlanır. Araştır malar, kadın ve erkekleri cinsel pozisyonlarda gösteren pornografik filmler erkeklere gösterildiğinde gözbebeklerinin normal büyüklüklerinin üç katına kadar çıkabildiğini göstermiştir. Aynı filmler kadınlara gösterildiğinde gözbebeklerindeki büyüme erkeklerdekinden daha fazladır. Bu da kadınların pornografiden erkeklere göre daha az etkilendikleri iddiasıyla ilgili şüphelere neden olmaktadır. Bebekler ve çocukların gözbebekleri yetişkinlerinkinden daha büyüktür yetişkinlerin yanındayken onlara olabildiğince çekici görünerek sürekli olarak dikkatlerini çekme çabasıyla gözbebekleri sürekli olarak büyür. Uzman kağıt oyuncularıyla yapılan deneylerde rakipleri koyu renk gözlük taktığında oyuncuların daha az el kazandıkları görülmüştür. Örneğin, bir poker oyununda rakibine dört as gelmesi durumunda uzman onun gözbebeklerindeki hızlı büyümeyi bilinçli olmadan fark edecek ve bu elde oyunu yükseltmemesi gerektiğini hissedecektir. Rakiplerin koyu gözlük takması gözbebeği işaretlerini ortadan kaldırarak uzmanların daha az el kazanmalarına neden oldu. Gözbebeği takibi fiyat pazarlığı sırasında alıcıların gözbebeği büyümesini izleyen eski Çinli mücevher tacirleri tarafından kullanılırdı. Yüzyıllar önce, fahişeler gözbebeklerini büyüterek daha arzulanır olabilmek için gözlerine dulavratotu losyonu damlatırlardı. Merhum Aristotle Onassis'in düşüncelerinin gözlerinden okunmaması için iş görüşmeleri sırasında koyu renk gözlük taktığı bilinirdi. Eski bir söz 'Biriyle konuşurken gözlerinin içine bak' der. Başkalarıyla konuşurken veya pazarlık yaparken 'gözbebeklerine bakma' egzersizi yaparak gerçek duygularını gözbebeklerinden öğrenmeye çalışın. Karşılaştığımız en sinir bozucu insanlardan bazıları konuşurken gözle dışarıda bırakma hareketini kullananlardır. Bu hareket bilinçsizce yapılır ve o kişinin sizden sıkılması veya artık ilgilenmemesi ya da kendini sizden üstün görmesi nedeniyle sizi görmemeye çalışmasından oluşur. Konuşma sırasında altı ila sekiz göz kırpış olan normal hızdan farklı olarak göz kapakları kapanarak bir saniye ve daha uzun süre kapalı kalırlar ve bu arada da karşınızdaki sizi anlık olarak kafasından atar. Bunun son hali gözleri kapalı bırakarak uykuya dalmaksa da birebir karşılaşmalarda bu pek ender olur. Birisi sizden üstün olduğunu düşünüyorsa gözle dışarıda bırakma hareketini yaygın olarak 'burnunun üzerinden bakmak' olarak bilinen kafayı geriye atarak size uzun bir bakış atma hareketiyle birlikte yapar. Konuşma sırasında bir gözle dışarıda bırakma hareketiyle karşılaşırsanız bu kullandığınız yaklaşımın olumsuz bir tepkiye yol açıyor olabileceği ve etkin bir iletişimi için yeni bir taktik gerektiği anlamına gelir . Neredeyse insanlar tarafından kullanılan tüm yapay yardımcılar kullanıcısına pek çok açıklayıcı hareket yapma fırsatı tanır ve gözlükler de kesinlikle buna istisna değillerdir. En yaygın hareketlerden biri çerçevenin saplarından birini ağza götürmektir Şekil 127. Desmond Morris nesneleri dudaklara veya ağza götürmenin kişinin bebekken annesinin göğsünde hissettiği güvenlik duygusunu anlık olarak yeniden yaşamaya çalışması olduğunu söyler. Yani gözlükleri ağza götürme bir güven ve rahatlama hareketidir. Sigara tiryakileri sigaralarını aynı amaçla kullanırlarken çocuklar da parmak emerler. Oyalama Pipo içmek gibi gözlükleri ağza götürmek de bir kararı bekletmek veya geciktirmek için kullanılabilir. Görüşmeler sırasında bu hareketin genellikle tartışmanın sonunda kişiden karar vermesi istendiğinde ortaya çıktığı görülmüştür. Sürekli olarak gözlükleri çıkarıp camlarını temizlemek de gözlük takanların karar verirken zaman kazanmak için uyguladıkları başka bir yöntemdir. Birisinden karar vermesi istendikten sonra bu hareketle karşılaşılırsa genellikle sessizlik en iyi taktiktir. Bu oyalama hareketinin ardından gelen hareketler kişinin niyetini göstererek uyanık görüşmecinin buna göre tepki verebilmesini sağlarlar. Örneğin kişi gözlüklerini geri takarsa bu duruma bir daha 'bakmak' istediğini gösterir. Öte yandan gözlükleri katlar ve kaldırırsa bu konuşmayı bitirmek istediğini gösterir. Gözlüklerin Üzerinden Bakmak 1920'ler ve 1930'larda yapılan filmlerdeki aktörler İngiltere'deki bir devlet okulunda öğretmen gibi eleştirel ve yargıcı bir kişiyi canlandırmak için bu bakma hareketini kullanırlardı. Genellikle yakın gözlüğü takan birisi karşıdakine bakmak için gözlüğünü çıkarmaktansa üzerinden bakmayı tercih eder. Karşıdaki kim olursa olsun kendini yargılanıyor veya inceleniyor gibi hisseder. Dinleyici kaçınılmaz olarak bu bakışa karşılık kol ve bacaklarını kavuşturup olumsuz bir tavır takınacağından gözlüklerin üzerinden bakmak bedeli yüksek bir hata olabilir. Gözlük takanlar konuşurken gözlüklerini çıkarmalı ve dinlerken geri takmalıdırlar. Bu sadece karşıdakinin rahatlamasına neden olmakla kalmaz aynı zamanda gözlük takanın konuşmanın kontrolünü ele almasını da sağlar. Dinleyici gözlükler olmadığında konuşmayı kesmemesi gerektiğini ve takıldığında da konuşmaya başlaması gerektiğini çabucak öğrenir. Sigara içme içerdeki bir karmaşa ya da çelişkinin dışarıya vurulması olup nikotin bağımlılığıyla çok az ilişkisi vardır. Giiııiimüziin yüksek stres içeren toplumunda insanların sosyal ve isle ilgili karşılaşmalardan biriken gerilimleri rahatlatmak için kullandıkları yerine koyma hareketlerinden biridir. Örneğin, çoğu kişi dişini çektirmek için diş hekimine gittiğinde bekleme odasında bir iç gerilim yaşar. Sigara tiryakisi olan birisi sigara içerek endişelerini gizlerken sigara içmeyenler süslenmek, tırnak yemek, parmak ve ayak takırdatmak, kol düğmesi düzeltmek, yüzüklerini takıp çıkarmak, kravatlarıyla oynamak ve rahatlamaya ihtiyaçları olduğunu görmemizi sağlayan sayısız başka hareketler yaparlar. Sigara içme hareketleri kişinin tavrıyla ilgili olarak bize önemli ipuçları veren tahmin edilebilir ve ayinsel bir şekilde yapıldıklarından birisinin tavrını değerlendirmek konusunda önemli bir rol oynayabilirler. Pipo Tiryakileri Pipo tiryakileri pipolarıyla bir temizleme, yakma, boşaltma, doldurma, sıkıştırma ve üfleme ayini yaparlar ve bu da baskı altında olduklarında rahatlamaları için iyi bir yöntemdir. Satış araştırmaları pipo tiryakilerinin satın alma kararını sigara tiryakileri veya sigara içmeyenlere göre daha geç verdiklerini ve pipo ayininin genellikle satış görüşmesinin gerilimli anlarında yapıldığını göstermiştir. Görünüşe göre pipo tiryakileri karar verme anını geciktirmeyi seven ve bunu da bir şeyleri engellemeden ve sosyal olarak kabul edilebilir bir şekilde yapmayı beceren kişilerdir. Bir pipo tiryakisinin çabuk karar vermesini istiyorsanız görüşmeden önce piposunu saklayın. Sigara Tiryakileri Pipo içmek gibi sigara içmek de iç gerilimin yerine konan bir eylem olup kişiye oyalanması için zaman verir. Ama sigara tiryakisi pipo tiryakisinden daha hızlı bir şekilde karar verir. Aslında pipo tiryakisi karar verirken sigarasın sağladığı zamandan daha fazla oyalanmak isteyen bir sigara tiryakisidir. Sigara ayini vurma, bükme, atına, sallama ve kişinin normal olandan daha fazla gerilim altında olabileceğini gösteren daha başka hareketler içerir. Özel bir işaret kişinin durum veya olaylara karşı tavrının olumlu mu olumsuz mu olduğunu gösterir dışarıya üflenen dumanın yönünün yukarı mı aşağıya mı doğru olduğu. Olumlu duygulara sahip olan, kendini üstün hisseden veya kendine güvenen kişi çoğunlukla dumanı yukarıya doğru üfleyecektir. Bunun tersine, olumsuz, kapalı veya şüpheli bir ruh hali içerisinde olan kişi de dumanı çoğunlukla aşağıya doğru üfleyecektir. Aşağıya doğru ve ağzın köşesinden liflemek daha olumsuz veya kapalı bir tavra işaret eder. Bu arada, sigara içen kişinin dumanı başkalarını rahatsız etmemek için belli bir yöne doğru liflemediği varsayılmaktadır. Bu durumda dumanı hangi yöne üflediğinin hiçbir anlamı yoktur. Filmlerde bir motosikletli grubunun ya da çetenin lideri genellikle sigara içerken başını sertçe geriye atan ve çetenin geriye kalanına üstünlüğünü göstermek için dumanı kontrollü bir şekilde tavana doğru üfleyen sert, saldırgan biri olarak gösterilir. Tam aksine, Humphrey Bogart genellikle hapisten kaçına veya başka suçlarla ilgili planlar yaparken sigarasını elinde ters tutan ve dumanı ağzının köşesinden aşağı doğru üfleyen bir gangster ya da suçlu olarak çizilmiştir. Ayrıca, kişinin ne kadar olumlu bir tavra sahip olduğuyla dumanı üfleme hızı arasında da bir ilişki varmış gibi görünmektedir. Duman yukarı doğru ne kadar hızlı bir şekilde üflenirse kişi kendini o kadar üstün veya güvenli hissediyor demekken aşağı doğru ne kadar hızla üflerse tavrı da o kadar olumsuz demektir. Sigara içen bir kağıt oyuncusuna iyi bir el gelirse dumanını büyük olasılıkla yukarı Liflerken kötü bir el durumunda aşağı üfler. Bazı kağıt oyuncuları kağıt oynarken 'poker suratı' takınarak kendilerini ele verecek hiçbir vücut işaretinde bulunmamaya çalışırken diğerleri de rol keserek diğer oyuncuları kandırmak için sahte vücut dili kullanmayı tercih ederler. Örneğin, bir poker oyuncusuna dört as gelmiş olsa ve diğer oyunculara blöf yapmak istese kartları ters olarak hırsla yere atarak, küfredecek ya da kollarını kavuşturarak elinin kötü olduğuna dair sözel olmayan bir gösteri yapacaktır. Ama ardından sessizce arkaya yaslanır, sigarasından bir nefes çeker ve dumanı yukarıya doğru üfler! Sigara içmeyle ilgili hareketlerin satış sırasında gözlenmesi sigara içen birisinden satın alması istendiğinde olumlu bir karara varanların dumanlarını yukarı doğru üflediklerini oysa satın almamaya karar verenlerin dumanlarını aşağıya doğru üflediklerini göstermiştir. Satışın sonuna doğru dumanın aşağıya üflendiğini gören uyanık bir satıcı ürünün alıcıya getireceği avantajları hızla tekrarlayarak müşteriye kararını gözden geçirmesi için zaman tanıyabilir. Dumanın burun deliklerinden üflenmesi üstün, kendine güvenen bir bireye işaret eder. Duman burun deliklerinin fiziksel yerleşimi nedeniyle aşağıya doğru üflenirse de kişi genellikle 'burnunun üstünden bakma' hareketiyle kafasını geriye atar. Dumanı burnundan liflerken kafası aşağıdaysa bu o kişinin sinirli olduğu ve kızgın bir boğa gibi görünmeye çalıştığı anlamına gelir. Puro Tiryakileri Purolar pahalılıkları ve büyüklükleri nedeniyle her zaman bir üstünlük işareti olarak kullanılmışlardır. Büyük patron, çete reisi ve yüksek statülü konumlardaki kişiler genellikle puro içerler. Purolar ayrıca bir bebeğin doğumu, evlenme, bir iş anlaşması veya piyango kazanmak gibi zafer ve başarı durumlarını kutlamakta da kullanılırlar. Puro içenlerin dışarıya üflediği dumanın çoğunun yukarıya doğru olması şaşırtıcı değildir. Sigara İçmeyle İlgili Genel İşaretler Puro veya sigara ucunun sürekli olarak kül tablasına vurulması bir iç çelişkinin söz konusu olduğunu ve sigara içeni rahatlatmanız gerekebileceğini gösterir. Aşağıda bahsedeceğimiz de ilginç bir sigara olgusudur. Çoğu tiryaki sigaralarını kül tablasında söndürmenden önce belli bir noktaya kadar içerler. Tiryaki bir sigara yakar ve aniden normalde söndüreceğinden daha erken söndürürse konuşmayı bitirmeye karar verdiğini gösterir. Bu sonlandırma işareti için tetikte olursanız kontrolü elinize alabilir veya sanki sizin fikrinizmişçesine konuşmayı bitirebilirsiniz. Yan bakış Yan bakış ilgi veya saldırganlık iletmekte kullanılır. Hafif kalkmış kaşlar ve bir g&252;l&252;msemeyle birlikteyse ilgi anlamına gelip fl&246;rt işareti olarak yaygın şekilde kullanılır. Aşağıya d&246;n&252;k kaşlar, &231;atık alın veya aşağıya d&246;n&252;k ağız k&246;şeleriyle birlikte ş&252;pheli, saldırgan veya eleştirel bir tavır anlamına gelir. İş Bakışı İş tartışmaları yaparken karşınızdakinin alnında bir &252;&231;gen olduğunu hayal edin. Bakışlarınızı bu b&246;lgeye y&246;nelterek ciddi bir ortam yaratırsınız ve karşınızdaki sizin iş yapmak konusunda ciddi olduğunuzu anlar. Bakışlarınızın karşınızdakinin g&246;z seviyesinin altına d&252;şmemesi koşuluyla etkileşimi kontrol edebilirsiniz. Tarih boyunca açık avuç gerçek, dürüstlük, sadakat ve teslimiyetle bağdaştırılmıştır. Pek çok yemin el kalbin üzerindeyken edilirken mahkemelerde tanıklık ederken avuç havada tutulur. İncil sol elde tutulurken sağ avuç da mahkeme üyelerinin görebileceği şekilde yukarıda tutulur. Gündelik karşılaşmalarda insanlar iki temel avuç konumunu kullanırlar. Birincisinde avuç yukarı dönüktür ve yiyecek veya para dilenen dilencinin tipik hareketidir. İkinci harekette ise avuç sanki bir şeyi tutuyor veya kısıtlıyormuşçasına aşağıya dönüktür. Birinin açık ve dürüst olup olmadığını anlamanın en anlamlı yollarından biri avuç hareketlerine bakmaktır. Nasıl bir köpek teslimiyet veya yenilgiyi belirtmek için boynunu gösterirse insan denen hayvan da aynı tavır veya duyguyu belirtmek için avuçlarını kullanır. Örneğin, insanlar tamamen açık veya dürüst olmak istediklerinde her iki avuçlarını da karşılarındaki insana açık tutarak "Sana karşı tamamen dürüst olacağım" gibi bir şeyler söylerler Şekil 16. Birisi açılmaya veya gerçeği söylemeye başladığında avuçlarının tamamını veya bir kısmını karşısındakine açmaya başlar. Vücut dilinin çoğu öğeleri gibi bu da tamamen bilinçsiz olarak yapılan ve sizde karşıdakinin doğruyu söylediği hissini uyandıran bir harekettir. Bir çocuk yalan söylediğinde veya bir şeyi gizlediğinde avuçlarını arkasına saklar. Benzer şekilde arkadaşlarıyla dışarıda bir gece geçirdikten sonra nerede olduğunu söylemek istemeyen bir erkek de nerede olduğunu açıklamaya çalışırken avuçlarını ya ceplerine saklayacak ya da kollarını kavuşturacaktır. Böylece gizlediği avuçlarından karısı doğruyu söylemediği hissine kapılacaktır. Pazarlamacılara, müşteri satılan malı neden alamayacağını anlatırken onun avuçlarına bakmaları öğretilir. Gerçek nedenler sadece avuçlar açıktayken söylenir. Beden Dili Beden Dilleri El Hareketleri Mimikleri
1 Her insanda olduğu gibi erkeklerde de ani duygularını gizlemelerini engelleyecek ve onları açığa verecek bazı beden dili hareketleri vardır. Erkeklerin sadece söylediklerine bakarak kararlar almaya çalışırsanız, yanılabilirsiniz. Onların beden diline bakarak gerçekte ne düşündüklerini anlayabilirsiniz. Erkekler davranışlarıyla da düşüncelerini karşıya yansıtırlar. Onların ne düşündüğünü anlamak için biraz dikkat etmeniz yeterli. Uzmanlar kadınlar için erkeklerin beden dili hareketlerini ve anlamlarını anlattı. 2 Gülümseyişini tanıyın Gülümsemek ve gülmek farklı duyguları ifade ederken başvurduğumuz doğal davranıştır. Kişiden kişiye farklılık göstermekle birlikte; utanç, neşe, mahcubiyet, ilgi belirtisi, konuyu savuşturma, asabiyet vb. gibi duygular gülmek ve gülümsemekle ifade de sahte gülüşler vardır ki; dikkatli gözler karşısında kişiyi hemen ele verir. Genellikle durumu idare etmek ve içlerindeki gerginliği azaltmak gerektiğinde sahte gülüşlere başvurulur. Karşısındaki kişi ile iletişime geçmek istemeyen ama iletişimde olmak zorunda olanlar sahte gülümseme gülümseyen insanın samimi olup olmadığının ipuçları 4 bölgede görülebilir. Tek tek anlam ifade etmez, üçü’ de aynı anda Samimi şekilde gülen insanların göz şeklinde belirgin değişiklik olur. Göz kapakları neredeyse gözü tamamen Ayakları Başımızın belası, olmasını hiç istemediğimiz kaz ayakları, samimi şekilde gülen erkeklerde Gülümsemeyle beraber yanaklar yukarı doğru çekilir. Sahte gülümseme sırasında yanaklar yukarı çekilirken, gözler açık görünür. Ve burun etrafından aşırı kırışıklık Dişler Her iki gülümseme modelinde de ağız yana doğru açılır. Gerçek gülümseme de yukarı ve aşağı doğru açılarak alt ve üst dişler ortaya çıkar. Samimi olmayan gülüşte ise sadece üst dudaklar yukarıya doğru açılır. 3 YALAN SÖYLEYEN ERKEK Yalan söyleyen erkek, yakalanmaktan korktuğu için kalp atışları hızlanır ve vücuduna kan hücum eder. Bu da kulak, alın ve burunda kaşıntıya yol açar. Sizinle konuşan erkek burnu ve kulaklarıyla oynuyorsa bilin ki söylediklerini inanarak kapatıyor, burnuyla ya da kulaklarıyla oynuyorsa yalan söylediği konusunda kendini ele veriyor demektir. lKan dolaşımının hızlanması burun ve kulak gibi bölgeleri ısınıp kaşındırır. Yalandan yalana da fark vardır. Büyük yalanlar insanı daha da huzursuz eder ve üzüntü verir. Eğer çok fazla huzursuz değilse affedilecek bir yalan peşindedir. Ona desteğinizi göstermek için “Tamam, artık gözlerime bakabilirsin” gibi bir ifade kullanmalısınız. Çünkü yalan söylerken gözlerinizin içine bakamıyordur. 4 İLİŞKİ KONUSUNDA EMİN DEĞİL Size yakınlaşmaktan uzak durur .Elini ovuşturur, başka şeylerle uğraşır. Size dokunmamak için başka nesnelere ilgi gösterir. Eğer bu şekilde küçük küçük manevralar yapıyorsa, ilişkiniz konusunda tereddütleri var demektir. 5 Gerginlik Eşiniz sürekli bir yerleri elliyorsa, parmaklarını devamlı saçlarına geçiriyorsa, çok stresli demektir. Saçlarla oynamak bir heyecan işaretidir. Gömleğinin düğmeleriyle oynamak, cep telefonunu ya da kalemi çevirmek birer gerginlik işaretidir. Stresten bacaklarını sallayıp parmaklarıyla ritim de tutuyor olabilir. Eşiniz, fiziksel olarak sizinle ama ruhen başka yerde demektir. Kendini ve etrafını fark etmesini sağlayın. 6 ONURU KIRILMIŞ Egosu yaralanmış erkek bileklerinden birini tutar. Saatini düzeltiyor gibi görünen bu durum, onun onurunun kırıldığını ve kendini güvensiz hissettiğinin işaretidir. Bu hareket onun kendini korumaya aldığını ve savunmaya geçtiğini gösterir. Kim bilir belki patronu ile sorun yaşadı ya da siz ona bir süper kahraman değilmiş gibi davrandınız. Biraz kurcalayıp neyi kafasına taktığını anlayabilirsiniz. 7 HOŞ OLMAYAN BİR ŞEYİ İTİRAF ETMEK İSTİYOR Bir erkek bir şeyi söylemekten çekiniyorsa dudakları gerginleşir. Kötü haberi açıklamaktan çekindiği için dili söylemeye varmaz. Dudak hareketlerinden bu ikilemi anlayabilirsiniz. 8 HER TEMAS BİR ŞEY ANLATIR Buluşmanızın üzerinden biraz vakit geçtikten size bilinçsizce dokunmaya başlayıp başlıyorsa her şey yolunda demektir. Eğer gerçekten sizden hoşlanıyorsa, çekingen bir erkek bile dirseğinize, elinize ya da sırtınıza bir şekilde dokunacaktır, bu yüzden gözünüz üstünde olsun. Ancak çok da hızlı karar vermeyin; kazara dokunmalar sayılmaz, ancak bilinçli ise size karşı hisleri olduğuna emin olabilirsiniz. 9 YANSITMALAR İLGİNİN GÖSTERGESİ Kimileri uyum ya da aynalama da diyor. İnsanların aynı şeylerden hoşlandıklarını birbirlerine belli etmesi farklı şekillerde ortaya çıkabilir. Senin kullandığın kelimeyi alıp kullanması, sen elini saçlarına götürdüğünde onun da elini saçlarına götürmesi şeklinde görülebilir. Amaç arada bağ kurmak ve seninle yakın iletişim halinde olmayı istemesidir. 10 DİK DURUŞ SERGİLEMELERİ Erkeklerin kadınları etkilemek için kullandıkları en büyük silah, dik duruşudur. Çünkü kadınlar dik duran ve özgüvenli görünen erkeklerden hoşlanır. Erkekler dik duruş sergilerken kasları gerginleştiği için size daha da yakınlaşmaya başlayabilir. Ya da gözlerini sizin üzerinizde dolaştırabilir. Beden dili uzmanlarına göre bu pozisyon görsel seyahat’ olarak adlandırılır. Bu bakışlar aslına bakarsanız, sizi yanımda görmek istiyorum, partnerim olur musun tarzındadır. 11 YÜZÜNE DOKUNUYORSA DOĞRU YOLDASINIZ Karşı tarafın size ilgi duyup duymadığından emin olmak istiyorsanız ellerini takip edin. Gözlerini ovuşturuyorsa, kulaklarına ya da saçlarına dokunuyorsa her şey yolunda erkek yanınızda olduğu süre içinde sık sık yüzüne dokunuyorsa, size ilgi duyuyor demektir. Kulaklarına ya da saçına dokunması, yanağını ellemesi gibi hareketler yanınızda olmaktan heyecan duyduğuna işaret etmektedir.
Kol hareketlerinin de diğer organlarda olduğu gibi kendine özgü anlamları vardır. Kollar bir insanın en önemli savunma aracıdır. Bir tehlike anında ilk kullandığımız organ kollar olmaktadır. Kolların açılması, kapanması, bedene yaklaştırılması, bedenden uzaklaştırılması, kolların kavuşturulması vb. hareketler hislerin, duyguların ve düşüncelerin kavuşturmak, bedenin güçsüz hissedildiğinde, kişinin kendini yalnız hissettiğinde, üşünüldüğünde, karşı tarafın dinlenilmek istenilmediğinde, karşı tarafa kendini kapatmak ve iletişimi sonlandırmak istenildiğinde yapılan bir harekettir. Anadolu da kol kavuşturma hareketine elini koynuna sokmak denilir. Bu hareketle ilgili birde batıl bir inanış vardır. Kolunu kavuşturan kişiye çok sevdiğin birisi ölür denilmektedir. Bundan dolayı da kollarını kavuşturan kişiye Anadolu da hemen ellerini koynundan çıkar denilmektedir. Elbette ki bu sözün hiçbir doğru yanı göğüste kavuşturulması karşı tarafla araya bir şey konulması anlamına gelmektedir. Bu hareket karşı tarafla iletişim kurulmak istenilmediğini anlatan bir harekettir. Bu hareketi yapan kişi karşısında ki kişiye, seninle iletişim kurmak istemiyorum, senin söylediklerin benim için önemli değil, seninle konuşmak istemiyorum, seninle paylaşacak hiçbir şeyim yok, sana bedenimi de kalbimi de kapattım mesajı vermektedir. Kolların göğüs hizasında kavuşturulması kişinin kalbinin önüne bir engel koymasıdır. Eğer kişi kalbinin önüne kollarıyla bir engel koyuyor, bir set çekiyorsa bu karşısındaki kişiye direnç gösterdiğini ve o kişiye kalbini kapattığını insanlar sevmedikleri birisiyle konuşurken bu hareketi yaparak karşı tarafa bir muhabbet beslemediklerini anlatmaya çalışırlar. Kolları kavuşturmak genellikle bulunulan ortamdan, konuşulan kişiden ya da konuşulan konudan hoşnut olunmadığının bir göstergesi olmaktadır. Eğer bir kişi karşı tarafında ki kişiye direnç geliştiriyorsa ilk yaptığı hareket kollarını kavuşturmak olmaktadır. Sizinle konuşan kişi kollarını kavuşturarak konuşuyorsa o kişi sizinle konuşmak istemiyor demektir. Böyle bir hareket karşısında uygun bir dille izin isteyip o kişinin yanından ayrılmak en uygun davranış kavuşturma hareketi üşünüldüğü zamanda yapılabilmektedir. Bu anlamda yapılan kol kavuşturma ile araya mesafe koymak anlamında yapılan kol kavuşturma hareketinin karıştırılmaması gerekmektedir. Bu iki hareket aynı olmakla birlikte hem taşıdıkları anlamlar farlı olmakta hem de bu iki hareket arasında çok küçük bir farklılık bulunmaktadır. Kişi üşüdüğü zaman özellikle uç vücut bölgeleri eller, ayaklar, kulaklar ve burun üşür. Üşüyen kişi ellerini görünmeyecek şekilde koltuklarının altına sokarak kollarını kavuşturur. Kişinin bu hareketi yapmasındaki gaye üşüyen ellerini ısıtmaktır. Kişi karşısındaki kişi ile araya mesafe koymak istediğinde ise elleri üstte kalacak şekilde kollarını eller rahatlıkla görülebilmektedir, koltukların altına saklanılmamakta, kolların üzerinde durmaktadır. Aslında dikkatli bakıldığında hangi maksatla yapıldığı kolaylıkla anlaşılabilmektedir. Burada sadece ellerin görünüp görünmediğine bakarak kişinin hangi maksatla yaptığı çıkarılabilmektedir. Eğer kişi sizinle konuşurken kollarını kavuşturduysa o kişinin yanından ayrılmadan önce bu hareketi hangi maksatla yaptığına bakmak yerinde olur. Eğer bulunulan ortam soğuk ve kişi elleri görülmeyecek şekilde kollarını kavuşturduysa burada size karşı yapılan herhangi bir davranış yok demektir. Yani kişinin kendisini size kapatmak ve araya bir mesafe koymak gibi bir gayesi yoktur, kişi sadece üşüyen ellerini ısıtıyordur. Ortada, istenilmediğinize dair bir belirti olamadığına göre konuşmanıza devam etmenizde de bir sakınca yok kendini yalnız hissettiğinde, depresyonda olduğunda ve sıkıldığı zamanda da kollarını kavuşturur. Kolların kavuşturulması yalnızlık hissinin ve bir gerginliğin belirtisi olabilmektedir. Dolmuş, otobüs, asansör beklerken kişi gerildiği ve kendini yalnız hissettiği için kollarını kavuşturur. Ruhsal çöküntüye uğramış kişilerde bu hareket çok gözlenilmektedir. Genellikle depresyonda olan insanlar tarafından çok yapılan bir harekettir. Depresyonda olan kişiler hem ruhsal çöküntü içinde olduklarından hem de kendilerini dış dünyaya kapattıklarından dolayı kollarını kavuşturmaktadırlar. Bu kişilerin depresyondan çıkabilmeleri için her şeyden önce bu hareketten vazgeçmeleri ve kendilerini dış dünyaya açmaları gerekmektedir. Kolları kavuşturmak nerede olursa olsun karşı tarafa iyi bir mesaj vermez. Bundan dolayı toplum içinde bu hareketin pek kullanılmaması tavsiye kavuşturmak ki buna kolları kapatmakta denilebilir, kişinin zihninde aynen vücudunun önünde olduğu gibi bir duvar oluşturur. Duygu ve beden tamamıyla birbirlerinden etkilenmektedir. Yani duygu bedene yansırken, bedende duygulara yansımaktadır. Beden ve duygu birbirine bağımlıdır. Kişi bu hareketi yaptığında kendi bedeni ile karşı taraftaki kişinin bedeni arasında bir set çekerken zihinde karşı tarafla iletişime geçmeme, diyalog kurmama konusunda aynı seti çekmektedir. Kollar kavuşturulduğu anda hem bedensel olarak hem de zihinsel olarak karşı tarafa kendimizi tamamıyla kapatırız. Kolların kavuşturulması diyalog açısından, iletişimin kalitesi açısından, algılama ve anlama açısından olumlu sonuçlar vermemektedir. Yapılan bir araştırmaya göre okullarda kollarını kavuşturan çocukların, kavuşturmayan çocuklara göre daha az öğrendikleri saptanmıştır. Bundan dolayıdır ki okulda ders anlatılırken çocukların kollarını kavuşturmalarına mani olmak kollarını kavuşturma hareketini, kendisini karşındaki kişiye kapatmak anlamında yapmasa dahi bir süre sonra bu davranış refleks haline gelecek ve o kişiyi ne zaman görse otomatik olarak kollarını kavuşturacaktır. Yani kişi kol kavuşturmayı o kişiye bağlamış, endekslemiştir. Ne zaman o kişiyi görse zihni hemen kollarını kavuştur sinyali verecek ve kişi farkında bile olmadan bu hareketi yapacaktır. Örneğin kişi sıkıldığı zaman kollarını kavuşturursa, zihin her sıkıldığında kollarını kavuştur diyecektir. Çünkü kol kavuşturma hareketi, sıkılma duygusuna bağlanmıştır. Yani ikisi arasında bir bağlantı oluşturulmuştur. Bunun terside söz konusu olabilmektedir. Kişi ne zaman kollarını kavuştursa canı sıkılacak ve kendini gergin kişi aniden kollarını kavuşturursa size karşı bir direnç geliştirmiş demektir. Yani karşınızdaki kişinin bu hareketi yapma sebebi siz olabilirsiniz. Kişiye bu hareketi yaptıracak ya bir şey söylemiş ya da bir davranışta bulunmuş olmanız muhtemeldir. Konuşma esnasında kişiye ters gelebilecek bir şeyler söylemiş olabilirsiniz. Böyle bir durum karşısında yani kişi diyalog halindeyken birden kollarını kavuşturarak size kendini kapattıysa sizin kendinizi gözden geçirmeniz gerekmektedir ki nerede hata yaptığınızı bulasınız. Aksi takdirde durumu kurtarma olasılığını kaybedebilirsin. Bu düşünmenin akabinde karşıya soru sorarak kişinin tekrar konuşması sağlanmalıdır. Kişi kolları kavuşturulmuş bir şekilde uzun süre konuşamayacağı için kısa bir süre sonra kollarını açacak ve sizinle diyalog haline girecektir. Ancak kollarını kavuşturmuş bir kişiye evet ya da hayır şeklinde cevap verebileceği sorular sorulmamalıdır. Çünkü kişi kendisini kapattığı için büyük bir olasılıkla hayır yanıtını kavuşmuşken başparmaklar dışarıda ise bu hareket kişinin rekabet içerisinde olduğunu göstermektedir. Yani bir çeşit meydan okumadır denilebilir. Bu harekette bulunan kişi karşısındaki kişiyle rekabet içerisine girmiştir ve karşı tarafa meydan okumaktadır. Eğer herhangi bir diyalog esnasında karşınızdaki kişi kollarını başparmakları dışarıda kalacak şekilde kavuşturduysa bu sizi kendisine rakip gördüğünü ve sizinle rekabet içine girdiğini göstermektedir. Kolların vücuda bitişik durması ifadeyi zorlaştırıp, yaratıcılığı azaltmaktadır. Okullarda çocukların bu şekilde hareketsiz durmasını istemekte onların düşünmesini ve yaratıcılığını engellemektedir. Çocukların serbest hareket etmesi engellendiği sürece çocuklar yaratıcı düşünemeyeceklerdir. Genelde erkekler kollarını vücutlarından daha dışarıda duracak şekilde yürürler. Çünkü erkeklerin doğasında genişleme meyli vardır. Erkekler daha geniş alana ihtiyaç hissederler. Kadınlarda ise bu durumun tam tersi söz konusudur. Kadınların doğasında küçülme meyli olduğundan ve daha az alana ihtiyaç hissettiklerinden dolayı genelde kolları vücutlarına çok yakın yürürler. Kadınların bu küçülme isteklerine karşılık erkeklerin genişleme istekleri kadını erkeğin kanatları altına sokmaktadır. Beden dilinde kadınların erkeklerin egemenliği altına kalması gibi bir durum söz konusudur. Bunda dolayı kadınlarında çok fazla olmamak şartıyla biraz kollarını açmaları daha doğru az hareketli olan kişiler az konuşan kişilerdir. Kişilerin bedenleri ne kadar hareketli ise konuşmaları o kadar anlaşılır hızdadır. Genelde bedeni az hareketli olan kişilere ağırkanlı insanlar denilmektedir. Ağırkanlı insanların konuşmaları da beden hareketleri gibi ağır olmaktadır. Hareketli insanlara canlı, kanlı insan denilmektedir. Bu kişilerin konuşma hızları da beden hareketleriyle uyum göbek hizasında bağlanması bir tür eziklik, karşı tarafa teslim olmadır. Bu duruş şekline kapıcı duruşu denilmektedir. Gittiği yerlerde eziklik hisseden kişiler ellerini göbek hizasında bağlarlar hatta boyunlarını da birazcık öne doğru eğerek dururlar. Bu duruş şekliyle karşısında ki kişilere boynum kıldan incedir senin karşında, ne söylersen ben razıyım imajı veririler. Bu hareketin çocuklarda yapılması ise suçu kabul etme anlamına gelmektedir. Çocuklar genelde suç işlediklerinde böyle ezik durarak kendilerini affettirmeye çalışırlar. Aslında bu konuda da genelde başarılı olurlar. Ebeveynler çocuğun bu şekilde ezik, büzük duruşundan etkilenerek senden önemli değil evladım derler ve çocuk işlediği suçtan herhangi bir ceza almadan kurtulmuş olur. Çocuklar bunu iyi bildikleri içinde bu hareketi çok güzel kullanabilmektedirler. Eğer karşınızdaki kişilere ezik görünmek istemiyorsanız bu duruş şeklini sergilememeniz çok yerinde olur. Kadınlarda çok fazla rastlanılmayan bir duruş şeklidir. Genelde erkeklerde ve çok kariyerli işlerde çalışmayanların sergiledikleri bir duruş arkada bağlanması otorite ve gücü temsil etmektedir. Bu duruş karşı tarafa benim arkam sağlam imajı vermektedir. Bu duruşa kaymakam duruşu da denilmektedir. Yani güç ve hâkimiyet bende anlamına gelir. Hapishanede ki mahkûmlar ellerini arkada bağlayıp olta atarlar ki buranın gücü ve hâkimiyeti bende imajı verebilmek için. Bu hareket de kadınlarda hemen hemen hiç görülmez. Bu davranışı erkekler çoğunlukta kullanırlar. Eğer erkekseniz ve herhangi bir yerde bir işinizi yaptırmak istiyorsanız bu şekilde durmanız karşı tarafa bu adamın arkası kalın imajı vereceğinden dolayı daha çabuk işinizi yaptırabilirsiniz tabi dayak bele konulması dirsekleri ortaya çıkarır. Dirseklerin ortaya çıkması ise saldırganlığın, şiddetin belirtisidir. Vücudun sert bölgelerinin dışarı çıkarılması daima saldırganlığı temsil etmektedir. Özellikle kadınlar karşı taraftaki kişi ile ilgili bir sıkıntı varsa ellerini bellerine koyarak konuşurlar. Bu hareketleriyle karşı tarafa benim canımı daha fazla sıkma, çünkü her an sana saldırabilirim imajı vermek istemelerinden kaynaklanır. Ellerin bele konularak dirseklerin dışarı doğru çıkartılması her an sana zarar verebilirim anlamına gelmektedir. Dirseklerin dışarı doğru çıkartılmasının saldırganlık anlamına gelme sebebi, dirseklerin vücudun en sert yeri olmasından kaynaklanmaktadır. Bu hareket hayvanlar arasında da saldırganlığı göstermektedir. Genelde kuşlar, kavga edecekleri zaman kanatlarını açarak yanlara doğru genişler ve karşıya gözdağı vermeye çalışırlar, tıpkı kadınlarda olduğu gibi. Kadınlarında ellerini bellerine koymalarında ki gayelerden biride yanlara doğru genişleyerek heybetiyle karşı tarafı korkutmaktır. Elleri bele koymak hem cinsler arasında saldırganlığın belirtisi olurken, kadın erkek arasında yapıldığında kur anlamına gelmektedir. Genelde kadınlar erkeklere kur yapacakları zaman tek ellerini bellerine koyarak narin narin yürürler. Mankenlerde podyumda ilk önce yürür daha sonra ellerini bellerine koyarak poz verirler. Mankenler bu hareketleriyle hem cinslerine böyle giyinip, böyle durursanız erkeğe daha çekici görünürsünüz mesajı verirken erkeklere de kur mesajı özellikle stresli oldukları zaman bir destek obje aramaktadırlar. Bu obje masa, sandalye, peçete, kalem, bardak vb. olabilmektedir. Kişi gerginliğini azaltabilmek için eline bir nesne alır ve gerginlik devam ederse bu nesne ağza götürülür. Yani nesnenin ağza götürülmesi gerginliğinin arttığının bir belirtisidir. Kişi kendisi için rahatlatıcı görünen bir nesneyi araya koyarak karşısındaki kişiyle arasında bir mesafe oluşturup gerginliğini gidermeye çalışır. Araya konulan bu nesneler kişilerin gerginliğini azalttığı gibi aynı zamanda gerginliğinde belirtisi olmaktadır. Kişiler kendilerini korumak için bir engel arkasına saklanırlar. Aslında bu davranışlar çocukken başlamaktadır. Bir çocuk korktuğu zaman ya bir masanın altına ya bir koltuğun arkasına ya da başka şeylerin altına saklanarak kendini korumaya çalışırlar. Bu davranışlar kişi büyüdüğünde de devam etmekte sadece arkasına saklanılan nesneler değişmektedir. Kişi gergin ve stresli olduğunda kollarının arkasına, makam masalarının arkasına saklanır. Bazen bir ödül töreninde aldığı bir ödülün arkasına bazen de yemekte bir bardak şarabın arkasına saklanır kişi. Arkasına saklanmak kişinin hiç görünmemesi değil, kendisi ile karşısındaki kişi arasına bir nesne bu yapılan hareketler bilinçli yapılan hareketler değildir. Bu davranışlar bilinçaltının bir yaklaşımıdır. Bilinçaltı önüme bir engel koymalıyım ki herhangi bir saldırı karşısında vücudumla değil engelle karşılaşsın ve ben zarar görmemeyim tarzında hareket etmekte ve bu davranışları gerginlik ve stres halinde otomatik olarak yaptırmaktadır. Kişiler gergin olduklarında kendilerine olan güvenleri azalmakta bundan dolayı da bilinçaltı her an her şey olabilir, kendimi emniyete almalıyım düşüncesiyle bu hareketlere yönlendirmektedir kişiyi. Ödül törenlerinde ödülü alan kişi, küçücük ödülü iki eliyle birden tutar. Kişi bu hareketiyle sahnedeki sıkıntılı ve gergin zamanı atlatmak için bedeniyle seyirciler arasına bir engel koymaya çalışmaktadır. Masanın da kişilerin gerginliğini azaltıcı bir etkisi olmaktadır. Çünkü kişi masanın arkasına saklanarak kendini güvende hissetmektedir. Sehpalar da iki kişi arasına mesafe koymakta ve karşılıklı oturan kişileri rahatlatmaktadır. Kişiler arasında ki her şey çıkartıldığında dahi kişiler bu sefer gözlerindeki gözlüğü çıkartıp araya koyar ya da bir peçete parçasını eline alarak oynamaya başlar. Ama illaki araya koyacak bir nesne bulur. Bazen bir peçete parçası, bir kalem bile insanların kendilerini güvende hissetmelerini şeyi tutmak refleksi insanda doğuştan vardır. Bebekler boşluğa alışık olmadıkları için ellerini kollarını nereye koyacaklarını bilemez ve korkarak sıçrarlar. Bu sırada eğer bebeğin eline bir parmak verilirse bütün eliyle bu parmağı tutar ve bir şey tuttukları içinde rahatlayıp korkusu geçer. Kadınların çantaları ile erkeklerin kol düğmeleriyle durup dururken oynamaya başlamaları, iki elle tutulmuş bardak, üzerinden hayali iplik toplamak bu hareket gerginliğin belirtisidir, acıkmadığı halde bir şey yemeye çalışmak ya da yiyeceği elinde tutup yememek bir şeylere tutunma ve arkasına saklanma ihtiyacından kaynaklanmaktadır. Bu davranışlar sonradan öğrenilen davranışlar değil bilakis doğuştan gelen davranışlardır. Çok gergin olan birisinin eline bir şeyler vermek o kişinin gerginliğini azaltacaktır. Eğer evinize gelen konuklarınızda böyle bir gerginlik hissederseniz araya bir sehpa koyabilir ya da konuğunuza bazı yiyecek, içecek ikramlarında bulunabilirsiniz. Konuğunuz araya bir şeyler konulduğu takdirde kendisini daha güvende hissedeceği için bir süre sonra Beden Dili KursuYazarDerya Talas
Dilerseniz ayak egzersiz hareketleri nasıl yapılıyor bir göz atalım. Resimli egzersiz hareketleri gün içinde şişen, ağrıyan ve yorulan ayaklarınızı dinlendirecek ve sizinde rahat bir oh çekmenize yardımcı olacaktır. Yorucu geçen bir günün ardından bu egzersizleri oturduğunuz yerden rahatça uygulayın ve rahatlamanın keyfini çıkartın. Yorgun bir günün ardından ayaklarınızı nasıl rahatlatacağınızı bilmiyorsanız, biz size bu konuda yardımcı olmak için resimli ayak egzersiz hareketlerine yer veriyoruz. Ayak yorgunluklarını önlemede oldukça etkili olan ayak egzersizleri resimli kolay anlatımları ile sizlerle Bakılanlar ayak egzersizleri, ayak egzersizleri nasıl yapılır, ayak bileği egzersizleri resimli, ayak bileği egzersiz hareketleri, ayakta durana egsersis nasi yapmali ayakegzersizleriresimli
AVUÇ GÖSTERME HAREKETİ Açık avuç gerçek, dürüstlük, sadakat ve teslimiyetle bağdaştırılmıştır. İnsanlar iki temel avuç konumunu kullanırlar. Birincisinde avuç yukarı dönüktür ve yiyecek veya para dilenen dilencinin tipik hareketidir. Bu hareket içtenlik, samimiyet harekette ise avuç sanki bir şeyi tutuyor veya kısıtlıyormuşçasına aşağıya dönüktür. Avuç aşağı doğru çevrildiğinde anında daha otoriter olursunuz. Nasıl bir köpek teslimiyet veya yenilgiyi belirtmek için boynunu gösterirse insan denen hayvan da aynı tavır veya duyguyu belirtmek için avuçlarını kullanır. Avuç yumruk şeklinde kapalıdır ve ileriye uzatılan parmak konuşanın dinleyicisini figüratif olarak dövdüğü sembolik bir copa dönüşür.
beden dili ayak hareketleri resimli